Meme Rekonstrüksiyonu

Kategori : Kadın sağlığı

Meme Rekonstrüksiyonu

Çoğunlukla meme kanseri nedeniyle memenin alınması sonrası tekrar memenin oluşturulması son zamanlarda başarı ile uygulanmaktadır. Bazı hastalarda bu ameliyat memenin alınması ile birlikte de yapılabilmektedir. Meme rekonstrüksiyonu sayesinde hastalar meme yokluğunun verebileceği psikolojik stresden de kurtulmuş olmaktadır. Meme rekonstrüksiyonunda hastanın durumuna göre tercih edilebilecek birçok alternatif teknik vardır. Size uygulanacak değerlendirme sonrasında yapılacak ameliyat hakkında bilgi verilmesi daha doğru olacaktır. Burada size meme rekonstrüksiyonu sırasında temel bilgiler vermeyi amaçladık: ameliyatın zamanlaması, aşamaları ve beklentiler gibi. Ameliyat öncesi siz cerrahınızla detaylı bir şekilde görüşmeniz faydalı olacaktır.
 
Meme rekonstrüksiyonu yapılacak hastada tıbben bir engel olmamalıdır. Mastektomi ile eşzamanlı yapılması daha uygundur. Meme kanserinin memenin alınması sonrası tamamen ortadan kaybolduğu hastalar ameliyat için en uygun hastalardır. Memenin alınmasından sonra meme rekonstrüksiyonunun beklenmesi, hastanın istememesi durumu, kanseri kabullenmesinin zor gelmesi, meme rekonstrüksiyonu seçeneklerinde kararsızlık, cerrahın beklenmesini istemesi durumu, aşırı şişmanlık, yüksek tansiyon ve sigara gibi durumlarda söz konusu olabilmektedir.
 
Meme rekonstrüksiyonu ameliyatları beraberinde bazı riskler taşımaktadır. Her ameliyatta olduğu gibi kanama, sıvı toplanması, anesteziye ait riskler, yara iyileşmesi sornları (sigara içenlerde), enfeksiyon (meme protezi kullanılan hastalarda) ve meme protezine ait riskler (kapsül kontraktürü) görülebilmektedir. Meme rekonstrüksiyonu meme kanserinin tekrarlamasına yol açmaz. Radyoterapi ve kemoterapi gibi diğer kanser tedavilerine engel olmaz. Meme rekonstrüksiyonu sonrası meme kontrollerine düzenli olarak gidebilirsiniz.
 
Meme kanseri konulduktan sonra hem genel cerrahi uzmanı hem de plastik cerrahi uzmanı ile birlikte ameliyatın nasıl yapılacağı, planlaması ve risklerini konuşmalısınız. İdeal olanı da bu şekilde planlamadır. Ameliyat öncesi değerlendirme yapılıp, riskler ortaya konduktan sonra durumunuza en iyi cerrahi teknik seçilecektir. Meme rekonstrüksiyonu alınan kanserli memenin görüntüsünü düzeltebilir ve sizi psikolojik olarak stresten kurtarabilir. Unutulmamalıdır ki, mükemmel bir sonuç alınamaz. Ameliyat öncesi uygulanacak anestezi türü, ameliyatın nerede yapılacağı, tahmini yatış süresi ve masraflar da açığa kavuşturmalıdır. Ameliyattan önce kullanılan ilaçlar ve diyet ile ilgili önerilerin uygulanması faydalıdır.
 
Meme rekonstrüksiyonun tamamlanması aşamalı bir işlem olduğundan kanserli meme dokusunun alınmasından sonra oluşan meme eksikliğinin yerine konması işlemi ilk aşamada yapılırken, diğer aşamalarda genelde kesi yerlerinin revizyonu ve meme ucu oluşturulması ile ilgili cerrahi girişimler yapılır. İlk aşama hastanede yapılmalı, diğer aşamalar muayenehane yada günübirlik cerrahi girişimler olarak yapılabilir.
 
İlk aşamada genel anestezi kullanılırken, sonraki aşamalarda lokal anestezi tercih edilmelidir. Meme rekonstrüksiyonunda meme protezi de kullanılmaktadır. Meme protezleri dış çeperi katı silikon, içi de jel silikon ve izotonikten oluşmaktadır. Zaman zaman içeriği değişik protezler üretilmişse de sağlığa zararlı bulunarak, kullanımdan kaldırılmıştır. İçi izotonik dolu olan protezler zamanla sıvı kaçırma yapabilmektedir. Bu nedenle daha çok içi jel dolu olanlar tercih edilmektedir.
 
Meme rekonstrüksiyonunda kullanılan ameliyat teknikleri:
1) Deri genişletilmesi:      Memenin üzerindeki derinin genişletilerek oluşturulan cebe meme protezi konularak meme rekonstrüksiyonu yapılır. Doku genişletici deri altına yada varsa göğüs duvarındaki kas dokusunun altına konur. Şişirme için kullanılan port denilen kubbesini ise derinin hemen altına kolay fark edilecek yere yerleştirilir. Ameliyattan iki hafta geçince bu porttan aylar süren şişirme işlemlerine başlanır. Şişirme sırasında izotonik kullanılır. Deri meme protezi konulacak kadar genişletildikten sonra birkaç ay beklenip, ikinci bir ameliyat ile doku genişletici çıkarılıp, yerine silikonp protez yerleştirilir. Bazı doku genişleticiler silikon protezine gerek kalmadan kalıcı olarak bırakılabilecek özelliktedir. Daha sonraki seanslarda ise önce meme ucunun çevresindeki pemde-kahverenkli alan, sonra da meme ucu yapılır. Yeteri kadar deri dokusu olan hastalarda doku genişletilmesine gerek kalmadan direkt olarak meme protezi konulabilmektedir.
 
2) Sırttan, karından veya kalçadan doku nakli ile rekonstrüksiyon:   Doku nakilleri iki tiptir. Birincisinde mikrovasküler cerrahiye gerek yokken, ikincisinde damar cerrahisine gerek vardır. Flep ile rekonstrüksiyon olarak da adlandırılan bu teknikte, nakledilecek dokunun (flep) damarları alınacak olan sırt, karın veya kalça bölgesine bağlı kalarak meme bölgesinenbsp; Memenin üzerindeki derinin genişletilerek oluşturulan cebe meme protezi konularak meme rekonstrüksiyonu yapılır. Doku genişletici deri altına yada varsa göğüs duvarındaki kas dokusunun altına konur. Şişirme için kullanılan port denilen kubbesini ise derinin hemen altına kolay fark edilecek yere yerleştirilir. Ameliyattan iki hafta geçince bu porttan aylar süren şişirme işlemlerine başlanır. Şişirme sırasında izotonik kullanılır. Deri meme protezi konulacak kadar genişletildikten sonra birkaç ay beklenip, ikinci bir ameliyat ile doku genişletici çıkarılıp, yerine silikonp protez yerleştirilir. Bazı doku genişleticiler silikon protezine gerek kalmadan kalıcı olarak bırakılabilecek özelliktedir. Daha sonraki seanslarda ise önce meme ucunun çevresindeki pemde-kahverenkli alan, sonra da meme ucu yapılır. Yeteri kadar deri dokusu olan hastalarda doku genişletilmesine gerek kalmadan direkt olarak meme protezi konulabilmektedir.
 
2) Sırttan, karından veya kalçadan doku nakli ile rekonstrüksiyon:   Doku nakilleri iki tiptir. Birincisinde mikrovasküler cerrahiye gerek yokken, ikincisinde damar cerrahisine gerek vardır. Flep ile rekonstrüksiyon olarak da adlandırılan bu teknikte, nakledilecek dokunun (flep) damarları alınacak olan sırt, karın veya kalça bölgesine bağlı kalarak meme bölgesine transfer edilir. Nakil genelde dokunun deri altında oluşturulan bir tünelden geçirilerek yapılır. Gerektiğinde meme protezi ile desteklenebilir. İkinci tip doku naklinde ise yine sırt, karın veya kalçadan cilt, ciltaltı ve kas dokusu alınır ve damarları da alınan yerden kesilerek olması gereken meme çevresindeki damarlara dikilir. İkinicisini yapacak olan plastik cerrahın mikrocerrahi konusunda tecrübeli olması gerekir. Dokunun alındığı ve nakledildiği yerlerde iz oluşur, daha uzun sürede iyileşir. İlk yönteme göre daha karmaşık bir ameliyattır. Daha doğal bir sonuç verir. Karında sarkma varsa, bu ameliyatla sarkma da giderilebilir.
 
Daha sonraki aşamalarda yapılacak ameliyatlar ise hem daha kolaydır, hem de diğer memeye benzerlik göstermesi için yapılacak işlemleri içermektedir. Doku genişletilmesi yapılacak ise ikinci aşama doku genişleticinin çıkarılıp, yerine protez konmasını içermektedir. Bunun dışında meme ucu ve çevresindeki pembe-kahverenkli alanın yapılması bu işlemler arasında sayılmaktadır. Sağlıklı memeye de bazen dikleştirme veya küçültme işlemleri yapılması gerekebilmektedir.

ismail 16-12-2009 12:49
    Gelişmiş editor için Javascript açık olmalıdır
    Cilt Bakım Malzemeleri © 2009
    Güzellik Bakımınız İçin Gerekli olan tüm Bilgiler Sitemizde Bulunmaktadır.
    Bilgiler tedavi amaçlı değildir. Her zaman öncelikle doktorunuza danışın.Sitemizdeki resimler üretici firmalara aittir